İngiltere’de Eğitim ve Yaşam

İngiltere'de Eğitim

   

      İngiltere’de Eğitim ve Yaşam 

Bu kısa blog yazısını İngiltere’de eğitim almış ve doktora aşamasında bulunan bir Milli Eğitim Bakanlığı bursiyeri olarak, benim gibi İngiltere’de lisansüstü eğitim görmek isteyen arkadaşlara rehber niteliğinde olabileceğini düşünerek yazıyorum. Zira ben de o zamanlar az sayıda olsa da bu tür yazılardan yararlanmıştım. Umarım bir miktar faydalı olur. 

Neden İngiltere?

Sanırım öncelikle cevaplanması gereken soru lisansüstü eğitimde neden bu ülkeyi seçtiğim. Bunun esasen üç nedeni var. Bunlardan en tahmin edilebilir olanı dil faktörü. Tüm eğitim hayatımızın üzerine kurulu olduğu dili konuşarak ve yazarak eğitim alabilme imkânı bu ülkeyi seçmemde en önemli faktördü. Bursiyerlerden bazılarının Almanya, Fransa gibi ülkeleri tercih ettiklerini biliyorum fakat bu dillerde bir yetkinliği olmayan kişilerin sıfırdan başlayarak hem dili en temelden öğrenip hem de sonrasında eğitimi o ülkede almasının çok zor bir süreç olacağını düşünüyorum.


Gelelim ikinci nedene. İngiltere’de eğitim almanın (ABD ile birlikte) diğer ülkelere nazaran maliyeti nedeniyle son derece zor olması. Dürüst olmak gerekirse, bursiyer olarak alacağım eğitimin normalde kendi imkanlarımla alamayacağım bir eğitim olmasını istedim. Üçüncü ve son neden ise İngiltere’nin lisansüstü eğitimde hemen hemen her alanda çok çeşitli programlar sunmasıydı. Yüksek lisans eğitimi aldığım Queen Mary University of London’da kendi alanımda (hukuk) sayısız program mevcuttu.

 

İngiltere’de Yüksek Lisans Eğitimi için Kabul Alma Süreci

İngiltere'de Eğitim ve Yaşam Queen Mary University of LondonMaster eğitimi için kabul alma sürecinin doktoraya kıyasla son derece kolay olduğunu söyleyebilirim. Zira dil yeterliliği, nispeten yüksek lisans mezuniyet puanı, transkript, niyet mektubu, referans gibi belgeleri sağladıktan sonra geri kalan istenilen her okula başvuru yapıp sonucu beklemek oluyor. Başvurulan okula göre cevap süresi değişebiliyor. Başvurduğum 4 okulun hepsinden bir ile üç hafta arasında kabullerimi almış, sonrasında tercihimi Queen Mary’den yana kullanmıştım.

 

İngiltere'de Eğitim ve Yaşam Oxford Brookes UniversityDoktorada ise sanırım yüksek lisans başvurusuna kıyasla en zorlu iş research proposal hazırlamaktı. Esasen research proposal hazırlamak dışında doktora tezi konusunu henüz başlangıç aşamasında belirlemek ve o alanda çalışan akademisyenleri tespit edip buna göre okullara başvuru yapmak nispeten daha komplike bir süreç. Doktora aşamasında okuldan daha çok birlikte çalışılan supervisorların konuya olan ilgileri ve yetkinlikleri, başarılı bir süreç geçirmede son derece etkili oluyor. Bu noktada henüz başvuru aşamasında mail yoluyla potansiyel supervisorlarla iletişime geçmek gerekiyor. Benim sürecimde şu an doktora eğitimime devam ettiğim Oxford Brookes University’deki supervisorlarımla henüz mail aşamasında başlayan sıcak süreç burayı tercih etmemde etkili olmuştu.

 

İngiltere’de Yaşam

İngiltere’de yaşam pahalı mı? Evet hem de çok. Yazı günü itibariyle 1 poundun 12 lira olduğunu düşünürsek gerçekten pahalı. Esasen İngiltere’yi biz öğrenciler adına pahalı yapan asıl şey konaklama ücretlerinin pahalılığı. Ben hem yüksek lisans dönemimde Londra’da hem doktora dönemimde Oxford’da aylık 850 pound civarında konaklamaya ayırmak zorunda kaldım. Londra’da ulaşım için aylık 100 pound civarında ulaşıma harcarken Oxford’da okulun sağladığı ücretsiz ulaşım kartı sayesinde bu külfetten kurtuldum. Konakladığım her iki yer de tüm faturaların dahil olduğu, okul tarafından sağlanan yerler oldu. Ancak okulun sağladığı yerler dışında one-bed flat tarzında yerler kiralanmak istenirse kira bedeline faturalar da eklenecektir (100 pound civarında). Normalde 100-125 pound civarında council tax de ödenmesi gerekirken öğrenciler bu ödemeden muaf. Aylık bursun 1300 pound olduğu düşünülürse geriye çok da bir şey kalmadığı aşikâr.


Bu bursa nasıl ek gelir eklenebilir? Bunun iki yolu var. Bunlardan biri Türkiye’den kendi imkanlarınızla para transferi yapmak. Bir diğeri ise okuduğunuz okulda araştırma görevlisi vb. görevler almak. Zira YLSY mevzuatı (Her ne kadar vizeniz size haftalık 20 saat sınırlamayla istenilen her işte ek kazanç sağlama imkânı verse de) akademik olmayan bir işe izin vermiyor.


Konaklama dışında ev için alınan mutfak alışverişinin son derece uygun olduğunu söyleyebilirim. Tesco, Aldi, Lidl, Asda gibi marketlerde çoğu ürün Migros’ta satılan muadillerinden TL karşılığı olarak bile daha ucuz. Ancak dışarda yeme içme veya ülkenin çeşitli yerlerine seyahatleri de hesaba katarsak bütçemiz biraz zorlanacaktır. Özellikle benim gibi adanın her noktasını gezmeye, her türlü maç, konser vs. katılmaya ant içtiyseniz maddi anlamda bir miktar sıkıntılar yaşanabilir.


Bunun dışında İngiltere’ye taşındıktan hemen sonra, polis kaydını yaptırmak yasal bir zorunluluk. Banka hesabı açtırmak bir diğer önemli husus. Bunlara ek olarak NHS üzerinden sağlık hizmetlerinden faydalanabilmek adına GP’ye kayıt yaptırmak önemli. Sonrasındaki süreçte bazı spesifik tedavi türleri haricinde (diş tedavisi gibi) her türlü sağlık hizmetinden ücretsiz yararlanmak mümkün.


İngiltere dışında Avrupa’ya seyahat etmek isterseniz, Schengen vizesi için gereken belgeleri topladıktan sonra bulunduğunuz bölgeye göre vize için yetkili kılınan acentenin Londra, Manchester, Edinburgh gibi başvuru merkezlerinden Schengen için başvuru yapıp, buralara da kısa seyahatler yapabilirsiniz.
Hava bilindiği üzere kapalı ve yağışlı. Sanırım bunun artık bir haber değeri yok. Ancak benim gibi 40 derece İzmir sıcağına alışkın biri bile hava 20 dereceyi geçince bunalır duruma geldi yıllar içinde.

 

İngiltere’de Eğitim Sürecinde Bizi Neler Bekliyor?

Master ile doktora eğitimi esasen birbirinden çok farklı yapıda iki süreç. İngiltere’de Master eğitiminde genel anlamda her iki dönemde de ders havuzundan öğrencinin seçimine göre 3-4 ders seçilir. Dönem boyunca görülen dersler sonrasında değerlendirme aşaması iki şekilde olabilir. Bunlardan ilki bildiğimiz klasik dönem sonu sınavıdır. Diğeri ise assignment yoluyla değerlendirmedir.


Bazı dersler için dönem sonunda yapılacak sınav yerine dönem içinde belirlenen konulara ilişkin proje şeklinde genelde 3000-5000 kelime arasında değişen uzunlukta projeler yoluyla değerlendirme yapılır.
Eylül ayında başlayan eğitim mayıs ortalarında sona erer. Mayıs ortasından eylüle kadarki süreç ise tez yazımına ayrılmıştır. Ancak bu noktada tez konusunun genelde aylar öncesinden bildirilmesi istendiğinden (Ocak-Şubat aylarında), önceden konu üzerine düşünmek faydalı olabilir. Sonrasında seçilen konuya göre okul tarafından size supervisor atanır.


Supervisorımızla yapılacak düzenli toplantılarla mayıs ortasında başlayacak tez yazım süreci eylül ayında sonlanır. Bu noktada tez için ayrılan 3 aylık süre Türkiye’de lisansüstü eğitime aşina olanlar için kısa gelebilir fakat sizden beklenti yalnızca 10000-15000 kelime uzunluğunda nispeten daha yalın bir tez olacaktır.


Doktora ise araştırma alanınıza yönelik dersleri almaktan ziyade, çok çeşitli konularda seminerlerden oluşan, bir araştırmanın nasıl daha nitelikli yapılabileceği konusunda öğrenciyi donatan bir süreç. Ben bu aşamada hukukla yakından alakalı ya da nispeten uzak, yalnızca sosyal bilimler alanına ilişkin birçok seminere katıldım. Seminerler dışında bu aşamada sizden beklenen bir diğer şey ise, okul içinde ya da dışında alanınıza ilişkin sempozyumlara katılarak buralarda kısa sunumlar yapmanız olacaktır. Doktora aşamasının ortalarında ise Mphill den Phd ye transfer sürecinin ardından 3 yıl sonunda yapılacak tez savunmasıyla bu eğitimin de sonuna gelinir.


Unutmamak gerekir ki, bu süreç uzun ve yorucu. Ancak bir o kadar da keyifli. Yalnızca 3-4 yıl gibi bir süreç İngiltere’de yaşayıp, eğitim almak dahi mükemmel bir deneyim. Akademik anlamda kendinize katacağınız şeylerin yanı sıra, çok farklı kültürlerden insanlar tanıyıp, etkileşimde bulunacağınız bir atmosfer. Size düşen de bu süreyi dolu dolu geçirip keyfini çıkarmak.

İlkay Kaya
Oxford Brookes University
Phd Candidate, YLSY Bursiyeri